Okurun Gözünden: Victor Ananias, Yaşam Dönüşümdür

“Yaşamınız bir meyveninki kadar bereketli olsun ve meyveler hiç eksik olmasın ağaçlarınızdan.” 

Dünyada yüz yılda bir gerçekleşen salgın hastalık zamanlarından geçiyoruz. Bir yandan salgınla nasıl mücadele edeceğimizin yollarını ararken bir yandan da salgın sürecinin bize hatırlattığı “kendi kendine yetme” becerisini nasıl geliştireceğimize, bunun için ekolojik çevreyle nasıl bir ilişki kurmamız gerektiğine kafa yormaya başladık.

Doğayla ilişkimizi her fırsatta masaya yatırdığımız bugünlerde insanın doğa üzerindeki tahribatları daha da görünüyor olmaya başladı. Ülkemizde yıllardır tarım alanlarında gerçekleştirilen HES ve maden arama çalışmalarına karşı sürdürülen mücadelenin yanı sıra bir yandan da “Zehirsiz Sofralar” sloganıyla tarımsal üretimin sağlığa uygun koşullarda gerçekleşmesi gerektiğine dikkat çeken kampanyalara tanıklık ediyoruz.

İşte tam da bu zamanlarda Victor Ananias’ın “Yaşam Dönüşümdür” kitabını okumaya başladım. Bir tanıdığımdan ödünç aldığım kitap uzunca bir süre kitaplığımda beklemişti. Corona Günleri başladığında elimdeki kitabı bir kenara bırakıp “Yaşam Dönüşümdür” kitabına başladım. Öncesinde yazar hakkında bilgi sahibi olduğum için  kitabın bugüne ilişkin yaptığım düşünmelere kaynaklık edeceğini, zihnimi açacağını biliyordum.

Zamanında New Hope Media tarafından “Dünyanın geleceğini etkileyecek 5 liderden biri olarak” gösterilen, ekolojik yaşam hareketinin öncülerinden, Buğday hareketinin kurucusu Victor Ananias’ın ekolojik yaşam anlayışını temel alarak, hemen her alanda yazdığı makalelerden oluşan kitabı, Buğday Ekolojik Yaşamı Destekleme Derneği’ndeki arkadaşları tarafından yayıma hazırlanmış. İlk baskısı ölümünden bir yıl sonra 7 Mart 2012’de Doğan Kitap tarafından yapılan kitapta, Ananias’ın kendi kaleminden yaşam öyküsü, yeni ekonomiden doğa dostu yaşama, an’ı yaşamaktan ölüme kadar yaşamın hemen her alanına ilişkin makaleleri, el yazsıyla kaleme aldığı yazıları, çizimleri, fotoğrafları ve aramızdan ayrılışı sonrasında hakkında yazılan yazılar yer alıyor.*

Victor Ananias bütün ömrünü ekolojik yaşamı anlamaya, bu yaşama uygun bir hayat sürmenin yollarını arayarak, bulduklarını da çevresindekilerle ve dünyayla paylaşmaya adamış bir dünya insanı. “Yaşam Dönüşümdür” kitabını okuduğunuzda ekolojik yaşamla ilgili bilmediğimiz çok az yaşam pratiğiyle karşılaşırken bildiğimiz ne çok pratiği de uygulamadığımızı, unuttuğumuzu, konuyla ilgili farkındalığımızın olmadığını, kimini de günlük yaşamın hızına kurban ettiğimizi göreceksiniz.

“Dönüşüm hizmetle şekillenir” 

Kendi yaşamını doğadaki herhangi bir canlının yaşamından ayrı ve üstün tutmadan yaşayan Ananias, kurucusu olduğu Buğday Derneği’nin çalışmalarına temel oluşturan “yaşam dönüşümdür” sözünün önemini kitapta şöyle açıklıyor: “… Kendini gerçekten iyi hissetmenin, sağlıklı olmanın, iletişim kurmanın, gelişmenin, topluma faydalı olmanın ve birçok aradığımız meziyetin en etkin aracı hizmet etmek… Buğday Derneği’nin ‘yaşam dönüşümdür’ sloganı doğru, sevdiğim bir ifade, tamamlayıcısı da ‘dönüşüm, hizmet ile şekillenir’ olabilirmiş.”*

Ekolojik yaşamı ilgilendiren pek çok başlığın yer aldığı “Yaşam Dönüşümdür”’de Ananias’ın ortaklaştırdığı kimi kavramlar dikkat çekiyor: Özen, inanç, hizmet, teslimiyet, şükür.

“Benim için yaşamın her anı çok dikkatli, sevgi, aşk, coşku, şevk, kazanma hırsıyla ve aynı zamanda kaybetmeyi her an kabullenerek, her değişime değişimle karşılık vererek, her an yenilenerek, teslim olarak, noktaya odaklanıp aynı zamanda evreni hissederek, bütün yaradılışa büyük sorumluluk duyarak oynanan bir oyun olmalı”  diyen Victor Ananias bu ögelerden birinden uzaklaştığımızda “oyunbozan” olacağımızı söylüyor.

Buğday Derneği’nin kuruculuğunun yanı sıra kah kendi yetiştirdiği kah ekolojik çevreye uygun olarak farklı çiftçiler tarafından yetiştirilen ürünlerle hazırladığı birbirinden lezzetli yemekleri sunduğu Buğday Restoran’ı açıyor. Yemeğin hayatımızdaki yerine ilişkin ise şöyle diyor Ananias: “Çözümleri anlatmak, yazmak, öğretmek hiçbir zaman yetmedi bana, emin olsam bile bildiğimden. Hep sofralar donatıp, güzel gıdalarla, Allah rızası için hazırlanmış yemeklerle anlatmayı yeğledim derdimi. Nefse, kalbe, mideye, buruna, dile, göze, ruha hitap eden yemekler hep en iyi işi gördüler paylaşımlarımda.”

Victor Ananias kimdir? 

Zürih’te doğdu. Çocukluğu Bodrum Yalıkavak’ta, toprak damlı bir köy evinde geçti. Victor, değirmende büyüdü. Bodrum pazarında bir tezgâhta tohumlarını attığı Buğday hareketi, 1993 yılında Başak Doğal Ürünler Dükkânı, Buğday Vejetaryen Restoran ve Buğday Dergisi’yle filizlendi. Kırsalda başlayan ekolojik yaşam yolculuğu, İstanbul’da Doğal Hayatı Koruma Vakfı’nın bünyesinde açtığı Nuh’un Ambarı isimli ilk doğal ürün dükkanıyla devam etti.

Buğday çalışmalarını etkin bir platformda sürdürebilmek amacıyla 2002 yılında dostlarıyla Buğday Ekolojik Yaşamı Destekleme Derneği’ni kurdu.

Victor Ananias, ortaya çıktığı günden bugüne Buğday’ın vizyoneri, emek vereni, yürütücüsü, yöneticisiydi. 2 Mart 2011 tarihinde vefat etti.*

http://www.bugday.org

Önceki İçerikSorularınız Değişirse Hayatınız Değişir- IV
Sonraki İçerikArka Planda Savaş Var: Woody Allen, Radyo Günleri (Radio Days)
Seher Özen Karadeniz
İletişimci /Eğitmen. Okur, yazarım. Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi Halkla İlişkiler ve Tanıtım bölümünde lisans, Gazetecilik bölümünde de yüksek lisans eğitimi aldım. İstanbul’da gazeteci olarak başladığım çalışma hayatımı, halkla ilişkiler sektöründe medya ilişkileri yöneticisi olarak sürdürdüm. Yavaş kent olduğunu düşünerek 2007 yılında Antalya’ya yerleştim. Büyükşehir Belediyesi’nin Tarih Vakfı’nın danışmanlığında sürdürdüğü Kent Müzesi Projesi’nde görev aldım. Proje vesilesiyle hem kenti, hem de insanın geçmişle olan ilişkisini nereden kurması gerektiğini öğrendim. Belleğin kıymetini, tarihin sadece kahramanların hayatı üzerinden yazılamayacağını/yazılmaması gerektiğini kavradım. Bu kavrayışla kentimle ilgili fullantalya ve businessantalya kent bloglarında röportaj yapıp kent yazıları yazıyorum. Akdeniz Üniversitesi İletişim Fakültesi’nde iki yıl süreyle ‘Kurum Kimliği’ ve ‘Medya Planlama’, yaygın eğitim merkezlerinde ‘İletişim’ dersleri verdim. Halen kent içindeki en büyük yeşil alanı olan Zeytinpark’ta ‘Doğada İletişim, Doğayla İletişim’ başlılığıyla iletişim eğitimleri veriyorum. www.martidergisi.com’da 2012 yılından beri kitap yazıları, insan hikayeleri, kent yazıları, zaman zaman da gezi yazıları yazıyorum. Yaşam boyu öğrenme tam bana göre deyip AÖF Sosyal Hizmetler bölümünü bitirdim. Halen Sosyoloji bölümü 4. sınıf öğrencisi olarak öğrenim hayatımı sürdürüyorum. Evliyim ve 13 yaşında bir oğlum var.