Çağdaş Edebiyat Eserlerini Neden Okumalıyız?

Okurlar için geçmişin eserlerini okumak son derece konforludur. Üzerinden yıllar belki de yüzyıllar geçmiş kitapları, yüz binlerce, milyonlarca insan okumuştur. Hakkında pek çok olumlu yorum, inceleme ve makalenin yazıldığı bu metinleri okumak güvenli bir limana sığınmak gibidir. Peki, o zaman ya bugünün eserleri, onlar ne olacak? Günümüzün yoğun popülerlik bombardımanı sayesinde okurlar, kimi zaman normalde hiç okumayacakları yanlış eserlere maruz kalabiliyor. Bu da sanki bugünün edebi eserlerinin tamamen kötü olduğuna dair hatalı bir algıya yol açıyor. Tabii ki her dönemde olduğunu gibi bu zamanın içerisinde de niteliği düşük kitaplar yazılmakta. Ama bu demek değildir ki günümüzde, geçmiştekiler kadar kaliteli eserler kaleme alınmıyor. Roman, öykü, şiir, oyun, deneme gibi edebi türlerde hâlâ harika metinler ortaya çıkıyor. Bunları popülerlik bombardımanı içinden çekip çıkardığımız zaman, bugünü anlatan nitelikli kitaplara ulaşabileceğiz.

Klasik ve modern dönemde pek çok harika eserin yayımlandığı konusunda eminim ki her okur aynı fikri paylaşıyordur. Dostoyevski, Stefan Zweig, George Orwell, Sabahattin Ali, Sait Faik Abasıyanık, Orhan Kemal gibi pek çok muazzam yazar gelip geçti edebiyat camiasından. Her biri harikulade eserler bıraktı bizlere. Fakat salt geçmişin eserlerine takılıp kalmak bizi bu zamanın edebiyatından koparacaktır. Peki, günümüz edebiyatçıları neyi yazar? Bugünün dertlerini, toplumsal problemlerini, insanların yaşadığı kaosu, zamanın getirdiği pek çok sorunu aktarır. Çağımızın anlatımından neden kaçıyoruz? Aslında bu sorunun cevabının kolaycılığımızda gizli olduğunu düşünüyorum. İstiyoruz ki ne okursak okuyalım tam da dilediğimiz gibi olsun. Bir alıntı paylaştığımızda kitabın geçmişten gelen popülaritesi sayesinde çok beğeni alsın. Okurken mümkünse zihnimizi pek yormasın ve her şey yerli yerine otursun. Tabii ki bir de beğendiğimiz yayınevinin o muhteşem kitap dizilerini unutmamak gerek. Hepsini satın almayı, bu kitapların kütüphanemizde arzı endam etmesini istiyoruz.

Klasikler, modern klasikler, bilimkurgu klasikleri ve daha pek çok kitap dizisi. Hangi türü seviyorsak geçmişin klasikleşmiş eserleri imdadımıza yetişiyor, değil mi? Yayınevi bizim yerimize düşünüp aynı dönemlerde ya da türde yazılmış pek çok başarılı kitabı bizim için sıralar ve hiç konforumuzu bozmadan güzel bir okuma deneyimi elde ederiz. Peki, bu şekilde nasıl nitelikli okur olacağız? Bugünün üretimini okumadan, deneyimlemeden okurluğumuzda ilerlememiz mümkün mü? Günümüzde eser veren, pek çok 21. yüzyıl kitabını okumuş bir yazar ve okur olarak şunu rahatlıkla söyleyebilirim ki nitelikli okur olabilmek için çağdaşlarımızın eserlerini de okumalıyız. Bunu atlayıp sadece belirli bir konfor alanında metinlere okuyarak okurluğumuzu ilerletme şansı ne yazık ki bulunmamaktadır. Kitapçıların göz önünde olmayan raflarında dolaşmak, sosyal medyadaki öneri çılgınlığından sıyrılmak ve pek tabii ki sürekli araştırmak bizleri çağımızın iyi kitaplarına ulaştıracaktır.

Bugünün yazarı, şairi geçmişin mirasını çağın koşulları altında yeniden dönüştürüp metinlerini oluşturuyor. Yapılan o harika eserleri reddetmek değil, tam tersine günümüzün konularıyla bir araya getirip yeni bir kurmaca dünyası yaratmaktır. Evet, geçmişten gelen eserler defalarca elekten geçip bize sunuldu. Bundandır ki iyiliğine neredeyse kesin emin olduğumuz kitapları okuyacağımız anlamına gelebilir. Bugünün kitaplarında böyle bir eleğe doğal olarak sahip değiliz. Fakat ne olursa olsun bu durum çağımızın metinlerinden koparmamalı bizleri. Bunun üstesinden gelmek yine okurlara düşüyor. Madem nitelikli okur olacağız ve okumalarımızı geliştireceğiz, o zaman yapılacak iş azami düzeyde araştırmaktır. Çağımızın harikulade metinlerine erişmenin yolu titiz bir şekilde inceleyip bakmaktan geçiyor.

Son olarak şunları söylemek istiyorum. Hem çeviri kitaplar açısından hem de Türk edebiyatı olarak çok sayıda nitelikli eser bulunmakta. Belki bunların pek çoğu göz önünde yer almıyor. Popüler kitapların kalabalığında gözümüzden kaçıyor. Ama ne olursa olsun çağımızı anlatan çok sayıda nitelikli eserin olduğunu bilmeliyiz. Bazı hatalı kitap seçimlerimizin bugünün yazınını es geçmemize neden olmaması gerek. Bu yazımda pek çok eser ve yazar isminden bahsedebilirdim. Fakat hazır öneriler yerine çağdaş edebiyatın iyilerine kendi başımıza erişmenin daha güzel olacağını düşünüyorum.

Turhan Yıldırım

Önceki İçerikTiyatro Sahnesinden Eğitim Sahnesine: Çiğdem Eren Kiziroğlu
Sonraki İçerikSorunlara Bakış Açımız Geleceğe Yön Veriyor
Turhan Yıldırım
22.07.1983 tarihinde İstanbul’da doğdu. Eskişehir Anadolu Üniversitesi İşletme bölümünü bitirdikten sonra İstanbul Bilgi Üniversitesi’nde İşletme üstüne lisansüstü eğitimini tamamladı. Şiir, deneme ve öykü türündeki yazıları Temrin, Kitapçı ve Edebiyatist dergilerinde yayınlandı. Ayrıca Son Gemi ve Martı e-dergilerinde öyküleri yayınlanmıştır.