Bitkisel Tıp ve Stres

Bitkisel tedaviler, 20. yüzyıldaki kısa bir aradan sonra yaşamımıza geri döndü. Tıbbi bitkiler kimimiz için koca karı ilaçları olmaktan öte bir anlam taşımazken, kimimiz için doktorların umut kestikleri hastalarımızı kurtarabilecek son umut ışığı. Bir ortak fikir ve netlik yok onlar hakkında.

Oysa modern insanın kafasını karıştıran bitkilerin tedavi amaçlı kullanımı insanlık tarihi kadar eski. Dünya üzerinde yaşamış hemen her insan topluluğu, hangi hastalıklarda hangi bitkilerin kullanılacağına dair bir gelenek oluşturmuş. Piramitler yapılırken, Mısır’ın sıcağında enfeksiyonlara yakalanmalarını önlemek için kölelere bol bol sarımsak yedirirlermiş.

bitkisel-tip-ve-stres

Eski Yunan ve Roma uygarlıklarında da bitkilerin şifa amaçlı kullanımlarına dair veriler bulunmakta. Çin ve Hint tıbbı, binyıllar boyunca bitkilerle devasa tedavi kaynakları geliştirmiş. Uygarlıklar beşiği Orta Doğu ve Anadolu toprakları ise, tüm bu söz edilen coğrafyaların bilgilerinin senteziyle kendi tıbbını oluşturmuş.

Antibiyotikler, doğal ve sentetik hormonlar, cerrahi tekniklerle hızla gündemi belirler hale gelen modern tıp, 20. yüzyılda bitkisel tıbbı reddedip kendi mutlak hâkimiyetini kurmuş.

Aslına bakılırsa, günümüzde kullanılan ilaçların çok büyük bir kısmı ya bitkisel asıllı ya da bitki formüllerinin laboratuvarda sentetik olarak elde edilmesiyle hazırlanmakta.

Yine de bir dönem bitkisel tıbbın yıldızı sönmüş. Ama zamanla insanlar, ilaçların toksik etkilerine ve modernleşmenin doğayla aralarına aşılmaz duvarlar örmesine tepki olarak daha az yan etkili, daha doğal tedavi yollarının peşine düşmüş. Bu da bitkisel tedavilerin Rönesans’ını başlatmış.

Şimdilerde bunu yaşıyoruz. Hatta şöyle hoş bir anekdot var bu değişimi nükteyle anlatan:

M.Ö. 2000. Al bu otu ye.

M.S. 1000. O ot kötü, gel bu duayı oku.

M.S. 1250.O dua batıl inanç, al bu iksiri iç.

M.S. 1500.O iksirin ne faydası var, al bu hapı yut.

M.S. 1750.O hap etkisiz, al bu antibiyotiği iç.

M.S. 2000.O antibiyotik kimyasal, al bu otu ye…

 

Bitkilerin tedavi amaçlı kullanımlarının etkin olduğu alanların başında sinirsel bozukluklar ve stres gelmekte.

Stres, bütün hastalıkların anası. Eklem ve kas ağrıları, uykusuzluk, astım, kalp hastalığı, kanser, şeker hastalığı, tiroit sorunları, baş ağrıları, kolit, reflü, kramplar ve daha pek çok hastalık stresle yakından ilintili.

Bu nedenle zamanında ve sağlıklı bir biçimde çözümlenmesi büyük önem taşımakta. Kişinin tıbbi müdahale gerektiren ciddi ruhsal yakınmaları dışında günlük gerilimlerinde başvurabileceği bazı bitkisel formüller, bu amaca mükemmelen hizmet edebilir.

Holistik bir hekim olarak doğal stres çözümleme programlarımda uyguladığım ruhsal gelişim ve akupunktur programlarına ek olarak önerdiğim bitkisel karışımlardan bazılarını burada sizlere tanıtmak istiyorum.

Uykusuzluk sorunu olanlar için bir bardak ılık süte, bir tatlı kaşığı saf bal ve bir kahve kaşığı tarçın ekleyerek yatmadan önce içmek rahatlık verecektir. Gerginlik ve huzursuzluk hallerinde, birer çay kaşığı kedi otu ve nane, yarımşar çay kaşığı Alman papatyası ve lavanta çiçeğini bir su bardağı kaynar suda on dakika ağzı kapalı olarak demleyip süzerek hazırlayacağınız çay, mucizeler yaratabilir.

Üç tane şerbetçi otu çiçeğini bir su bardağı kaynar suda demleyip içmek hoş ve yatıştırıcı bir etki yaratacaktır.

Canlandırıcı amaçla, üç adet biberiye dalını küçük bir şişe organik beyaz şarap içinde 14 gün beklettikten sonra her gün yarım çay bardağı miktarında alabilirsiniz. Kullanımdan önce bardaktaki karışımı kısa süreyle sıcak su dolu bir kabın içine koyarak ısıtmanız, içindeki alkolün uçması için yeterli olacaktır.

Türkiye’de envaı çeşidi bulunan güzelim adaçayı da üzgün ruhları gülümsetme gücüne sahiptir. Taze adaçayından 100 gr alıp, bir küçük şişe organik beyaz şarap içinde iki hafta beklettikten sonra, bir yemek kaşığı bal ile tatlandırabilirsiniz. Yemeklerden önce öğlen ve akşam yarımşar çay bardağı tüketebileceğiniz toniğiniz, sizi bahar yorgunluğundan ve soğuk algınlığına yatkınlıktan da koruyacaktır.

Kolay ulaşılabilir bir besin ve tıbbi etkili bir bitki olan yulaf, stres yanında kalp sıkışmaları ve kalp yetmezliğinde de çok etkilidir. Alkol, sigara ve uyuşturucu bağımlılıklarında da yararlandığımız yulafı, organik ürün olarak temin edip, yulaf çayı ya da ezmesi şeklinde güvenle tüketebilirsiniz.

 

Doç. Dr. Safak Nakajima

http://www.safaknakajima.com

Önceki İçerikFacebook’ta Neler Oluyor? Ne Yapmalı?
Sonraki İçerikZihniniz İçin Bir Molaya Ne Dersiniz?

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz