İş Hayatında Networking

Network, birbiriyle bağlı noktalardan oluşan ağ veya şebeke demektir. Beynimizdeki nöronlar, birbirileriyle temas ederek dünyanın en mucizevi şebekesini oluşturur. Bu durumda dünyayı da karmaşık ve kocaman bir şebekeye benzetmek yanlış olmaz. Networking ise eylem halidir. Nöronlar yerine insanları koyduğumuzda bu insanlar arasında bağlar kurmak ve bu bağları sonuç elde edecek şekilde değerlendirme eylemidir. Elde edilen sonuç, sadece kendimiz için değil bu iletişim içerisindeki diğer kişiler içinde bir fayda sağlamalı ve anlamlı olmalıdır.

İnsanlar arasında katma değerli bağlar kurmak zaman niyet ve alışkanlık meselesidir. Örneğin bizi yeterince tanımayan bir grup arkadaşımıza durup dururken işten ayrılma niyetimizin olduğunu ve yeni bir iş aradığımızı söylemek istediğimizde sonuca ulaşmaya çok da yardımcı olmaz. Ancak ne iş yaptığımızı, hangi işlere yatkın olduğumuzu, gönlümüzde nasıl bir iş yattığını bilen, daha önce bu konuda sohbet ettiğimiz hatta başkalarının da iş bulmasına yardımcı olduğumuz şebekeye yeni iş aradığımızı duyurduğumuzda daha kaliteli sonuçlar elde ederiz.

Özetle networking, çevremizde temas halinde olduğumuz insanlara kendimizi iyi tanıtmak, şebekenin büyümesi için yeni bağlar kurmak, bu bağların herkes için değerli katkıları olmasını sağlamak demektir.

İş Hayatında Networking Neden Önemlidir?

Networkümüzden, kariyerimizin gelişimi için deneyimlere, fikirlere, yeni iş kaynaklarına ve çok daha fazla bilgiye ulaşabiliriz. Network aynı zamanda yeni tedarikçiler, yeni müşteriler veya alabileceğimiz yardımlar da demektir. Bunlar genişledikçe işimizi büyütebilir, kariyerimizi değiştirebilir ve gelişebiliriz. Tüm bunların sonucunda daha çok daha geniş bir çevreyle daha çok tanınırız.

Networking yatırım ister. Doğru zamanda, doğru kişilerle… Hepimizin her geçen gün tanıdığı insan sayısı artmaktadır. Hatta bazen öyle anlar yaşıyoruz ki, bazen tek başımıza kalıp işimizi tamamlamak istiyoruz. Kimse bizi arayıp sorsun, toplantı yapalım istemiyoruz. Hiç alakamızın olmadığı konuda bir kişinin bizi oyalamasını bize engel olarak düşünüyoruz. Aslında tam da bu zamanlarda networking ihtiyacı doğuyor. İşimizin düştüğü, çıkarımızın olduğu kişilerle bağ halinde kalmak şebekenin daralmasına neden olur. Çünkü böyle durumlarda birbirine benzeyen problemler karşısında benzer çözümler getirilir. O nedenle çevremizde bizden ve birbirimizden farklı kişiler ile bağ kurmak anlamlıdır. Örneğin, yedikleri içtikleri ayrı gitmeyen insanlar kurdukları bağda ancak sosyal ihtiyaçları giderirler. Fakat aynı apartmanda tesadüfen bir araya gelmiş komşuluk ilişkileri bize farklı kapılar açar. Bir iki cümlelik sohbet, birbirimizi tanımaya çalışmak, ortak ilgi alanları bulmak, her görüşmede sohbeti biraz daha ilerletmek, çok sık olmasa da yardımlaşmaya çalışmak doğru bir networking uygulamasıdır. Farklı kişilerle kuracağımız bağlar, bize benzeyen aynı kişilerle kuracağımız bağlardan daha katma değer sağlayıcı olduğu için önemlidir.

Networking Kurmanın İş Hayatına Nasıl Avantajları Olur?

Birkaç avantajdan bahsedecek olursak, yeni kişilerle tanışma, referans alma şansımız olur ve aynı zamanda kendimizi ve markamızı da tanıtabiliriz. Network kurma çalışmalarımız esnasında sektör veya sektör dışından birçok kişi ile tanışma fırsatı elde ederiz. Yeni kişilerle tanıştığımızda hem potansiyel yeni kişilere ulaşma şansımız olur hem de yaptığımız işler konusunda onları bilgilendirdiğimizde, onları referans kaynağı olarak kullanabiliriz. Bunların yanı sıra ortaklıklar, farklı projeler, karşılıklı olarak fayda sağlayacak iş anlaşmaları da yapmak için fırsatımız olur.

Sektördeki güncel konuları takip edip bilgi paylaşımı fırsatını arttırır. Özellikle aynı sektördeki kişilerle iletişim içinde olmak, güncel konulardan ve mevzulardan haberdar olmak ve sektörümüze daha hâkim olmamızı sağlayacağı için kendi işimizi de güncel tutmanızı sağlar. Yeni bilgiler veya bir şeyler öğrenmek, bilgi paylaşımı yapabilmek için de networking önemli bir araçtır. Tanıştığımız her yeni insan, bize iş veya hayatla ilgili yeni bir şeyler öğretebilir. Böylece hem kendi deneyimlerimizi başkalarıyla paylaşabilir hem de başkalarının deneyimlerinden kendimize ders çıkartabiliriz.

İşle ilgili birtakım sorunlarla karşılaştığımızda, bu konular hakkında fikir sahibi olan kişilere ulaşmamız gerekebilir. Networking yaptığımızda bu fırsat karşımıza çıkacaktır ve böylece bu süreçte tanıştığımız kişiler, karşılaştığımız problemleri çözmemize yardımcı olabilir. Bu kişiler doğrudan konu hakkında fikir sahibi olmasalar bile kendi çevrelerinde bize yönlendirebilecekleri birileri olabilir.

Özetle, networking sayesinde iş hayatında birçok şeyle ağ değil bağ kurarız.

Bin bir çabayla geliştirdiğimiz networkümüz zaman demektir, markamız demektir, emek demektir, maddi-manevi kazanç demektir. Yani aslında iş hayatımız için daha pek çok şey demektir.

Doğru kullanıldığında ise pek çok şey öğrenebileceğimiz, aynı şekilde öğretebileceğimiz mükemmel bir kanaldır.

Sevgilerle…

Aybike Akgün

Önceki İçerik“Fotoğraflar ve Haberleriyle İstanbul Hafızası” Kitabı Yayınlandı
Sonraki İçerikHedefe Ulaşmanız İçin Sizi Harekete Geçirecek 7 Altın Kural