Severek takip ettiğim Salim Kadıbeşegil‘in sayfasında rastladım bu yazıya ve iznini alarak MartiDergisi.com okurlarıyla paylaşmak istedim. Dr. Wayne W. Dyer pek çok kitabı ile zihnimi açan kendimi geliştirmeme fırsat veren, işimde kullandığım pek çok bilgiyi bana ulaştıran bir uzman. Özellikle Kendin Olmak, Hayat Dersi, Hayatını Değiştirmek İçin Düşüncelerini Değiştir ve Hatalı Alanlarınız kitapları bende çok iz bırakmıştır.
Kendini bir dünya vatandaşlığı yolcusu olarak tanımlayan Salim Kadıbeşegil’in iletişim alanındaki 40 yıllık birikimi içinde yayımlanmış sekiz kitabı bulunuyor:
- “Halkla İlişkilerin Temel İlkeleri, 1986”
- “Halkla İlişkiler Reçeteleri, 1992”
- “Halkla İlişkilere Nereden Başlamalı?, 1997”
- “Kriz Geliyorum Der, 2002”
- “İtibar Yönetimi, 2006”
- “Şimdi Stratejik İletişim Zamanı, 2009”
- “Oyun Bitti, 2012“
- “Ya Kuşlar Rüzgâr Güllerine Çarparsa!”2015 (Blog yazıları derlemesi)
Yazısını aynen burada yayınlıyorum… Sağlıklı, huzurlu bir yaşam diliyorum:)
“Arşivimin bir köşesinde yıllardır durur. Ne zaman kimden almışım bulamadım. Oysa geç de olsa Dr. Wayne W. Dyer ile tanışmama vesile olduğu için teşekkür etmek isterdim.
“TÜM HATALI ALANLARINI YOK ETMİŞ BİR BİREYİN PORTRESİ” Bu başlık ile arşivlemişim. Ağustos 2015’in son günlerinde kaybettik Dyer’ı. 40’dan fazla kitabı ile aramızda yaşıyor şimdi. Bunların çoğu “En çok satan kitaplar listelerinde” uzun yıllar kaldı. Kişisel gelişim alanının öncülerinden biri olarak tarihe geçti. “Benim amacım insanların kendilerine bakmalarını sağlamak ve konseptlerinin değişimine katkı sağlamaktır” şeklinde ifade ederdi yaptığı işi.
İnternet ortamında oldukça çok sayıda yazısı, makalesi, filmi olan Dr. Wayne W. Dyer’ın felsefesi özellikle dört bir yanımızı savaşın sardığı bu dönemde bir çokları için pek de anlamlı gelmeyebilir ama aşağıda ondan alıntı yaparak paylaştığım “Hatalarını yok etmiş birey” kendi kendimizi sınamamız için gerçek bir yaşam testi.
İsterseniz deneyin. Kendinize 1-5 arasında her bir soru için not verin;
5 Kesinlikle katılıyorum; 1 hiç katılmıyorum şeklinde…
Bakalım “Siz Kimsiniz?”
TÜM HATALI ALANLARINI YOK ETMİŞ BİR BİREYİN PORTRESİ
1- Bu insanlar, yasamın her yönünü severler, şikâyet etmekle ya da olayların daha değişik olmasını istemekle vakit kaybetmezler.
2- Bağımsızlıklarına çok düşkündürler. Aileye güçlü bir sevgi ve bağlılık duymalarına rağmen, ilişkilerinde bağımsız olmaya özen gösterirler.
3- Sevgi anlayışları, sevdiklerine hiçbir değeri zorla kabul ettirmemeyi gerektirir.
4- Onay aramak gereksinimleri yoktur. Övgü ve ödül talep etmezler.
5- Çok acık ve dürüst konuşurlar, çünkü vermek istedikleri mesajları, başkalarını memnun etmek için dikkatli sözcükler arkasına gizlemezler.
6- Gülmeyi ve başkalarını güldürmeyi iyi bilirler.
7- Kendilerini şikâyet etmeden kabullenirler. Fiziksel benliklerini, sahteliklerle gizlemezler.
8- Doğal yaşamı takdir ederler. Başkalarına eğlenceli gelmeyen şeylerden zevk alma yetenekleri vardır. Gün batımını izlemek, ya da kırlarda küçük bir gezinti yapabilmek, doğum yapan bir kediyi izlemek onlar için mükemmel bir şeydir ve şükran duyarlar.
9- Başka insanları çok iyi anlarlar ve asla şaşırıp şok olmazlar.
10- Gereksiz kavgalarda asla taraf olmazlar.
11- Hastalık hastası değildirler.
12- Dürüsttürler, asla yalan söylemezler, olayları çarpıtmazlar.
13- İnsanlar hakkında konuşmaz, insanlarla konuşurlar.
14- Titizlik ya da düzenlilik gibi dertleri yoktur, verimli yaşamaya bakarlar. Organizasyon nevrozundan bağımsız oldukları için yaratıcıdırlar.
15- Bu insanların müthiş bir enerjileri vardır. Enerjileri doğaüstü değildir, yalnızca yaşamı ve yaşamdaki aktiviteleri sevmelerinin bir sonucudur.
16- Şiddetli bir merak duygusuna sahiptirler. Hep araştırır, yaşamlarının her anını kavramak isterler. Her insan, her varlık ve her olay, daha çok öğrenmek için bir fırsattır.
17- Başarısız olmaktan korkmazlar, hatta onu sevinçle kabul ederler. Bu insanlar, kendilerine zarar verecek duyguları yok etme ve kendilerine verdikleri değeri artıracak olanları doya doya yaşama yeteneğine sahiptirler
18- Bu mutlu insanlar, asla kendilerini savunma gereksinimi duymazlar. Basitçe ´her şey yolunda, biz yalnızca farklıyız. Anlaşmak zorunda değiliz´ derler. Bir tartışmayı, kazanma ve karşısındakini konumunun yanlışlığına ikna etme gereksinimi duymadan, burada keserler.
19- Değerleri dar değildir. Kendilerini tüm insan ırkının bir parçası olarak görürler. Daha çok düşman öldürmekten sevinç duymazlar.
20- Kahramanları ya da putlaştırdıkları insanları yoktur. Herkesi insan olarak görür ve hiç kimseyi kendilerinden önemli konuma getirmezler.
21- Başkalarının yeteneksizliği nedeni ile kazanmak yerine, zaferi kendi çabaları ile elde etmeyi yeğlerler.
22- Komşularının ne yaptığını fark etmezler, çünkü var olmakla meşguldürler.
23- En önemlisi bu insanlar ´KENDİLERİNİ SEVERLER´. Kendilerine acımak, kendilerini reddetmek, kendilerine öfkelenmek için zamanları yoktur. Elbette sorunları vardır, ama sorunların onları duygusal paralizasyona götürmesine izin vermezler. Tökezleyip düştüklerinde, tekrar ayağa kalkar ve sızlanmadan yaşamaya devam ederler.
24- Hatalı alanlardan bağımsız insanlar, mutluluğu kovalamazlar, sadece yaşarlar ve mutluluk onları bulur. Gerçekten nadir bulunan insanlardır, onlar için her gün mükemmeldir…”
http://www.salimkadibesegil.com/tr/