Türkiye’deki tarçın kullanımı başını alıp gidiyor. Eskiden sadece sahlep üzerinde görülürken bugünlerde farklı içecekler ve tatlılara bolca serpiliyor. Kaldı ki şifalı baharat olarak bile kullanılıyor. Peki, tarçın aslında sağlığa zararlı olduğunu biliyor muydunuz?
2006 yılında Almanya’nın Devlet Risk Değerlendirme Enstitüsü tarçın konusunda uyarıda bulunmuştu. Tarçın kumarin adlı doğal bir aroma maddesi içeriyor. Kumarin yaygın satılan Cassia grubu tarçınların içinde çok (Türkiye’de her yerde satılan ve fiyatı uygun tarçın), nadir satılan Seylon grubu tarçınlarda az oranda bulunuyor. Enstitüsünün araştırmalarına göre hayvanlar üzere yapılan deneylerde yüksek miktar kumarin tümör oluşumuna neden olduğu ve az miktarda bile karaciğere zarar verdiği tespit edilmiş. Ancak karaciğerdeki hasar kalıcı olmayıp karaciğerin genelde birkaç hafta sonra iyileştiği de görüldü.
Enstitünün hazır gıdalarda zararsız olarak gördüğü miktar vücut ağırlığı kilogram başına 0,1mg kumarindir. Açık kullanılan tarçın tozunun içerdiği kumarin miktarı değişken olduğu için çocuklarda günde 0,5gr tarçından fazla kullanılmaması tavsiye ediliyor.
Kumarin başka ürünlerde de bulunuyor.
Kozmetik ürünlerinde, özellikle vücut yağları ve kremlerinde yaygın olarak kumarin kullanılıyor. Ödemlere karşı ilaçlar da kumarin içerebiliyor. Bunun yanı sıra kumarin, tonka fasulyesi, kayısı, çilek, kiraz, lavanta, akasya gibi birçok bitkinin meyve, gövde, kabuk, dal ve yapraklarında ile yeşil çayda bulunuyor. Yani gündelik kumarin alışımızda tarçın ve tarçın içeren gıdalar sadece küçük bir rol oynuyor. Diğer ürünleri de hesaba katıldığında üst limite çok kolay ulaşılabiliyor. Bu tarz karışık hesapları sağlıklı olarak yapamayacağımızı inandığım için ya sadece Seylon tarçını ya da az miktarda Cassia tarçını kullanımalı. Çocuklara ise hiç vermemek daha iyidir.